Osmanlı’da kadın hareketi

Osmanlı’da kadın hareketi

II. Meşrutiyet’in batılılaşma gayreti içerisinde kadının konumunun değiştirilmesi de vardır. Batıda kadının farklı bir konumda olduğu düşüncesiyle batı gibi olunması gerektiği düşüncesi hasıl olmuştur. Avrupa’daki feminist hareketlere ilişkin neşriyat yapılmakta, batıcılık topyekun getirilmeye çalışılmaktadır. 1910’lardan sonra güçlenen Türkçülük akımının müelliflerince de annenin eğitimi ile vatansever ve terakki perver bir gençlik oluşturulacağı düşünülmektedir. 

Osmanlı Müdâfaa-i Hukuk-u Nisvan Cemiyeti kadınların erkeklerle aynı çalışma koşullarına sahip olması gerektiğini savunmakta ve ülke ekonomisinin kurtuluşuna bir çare olarak kadınların çalışmasını öne sürmektedir. Halide Edib batıdan örnekler göstererek kadın hareketine temel teşkil edecek yazılar yazmıştır. İttihat ve Terakki idaresi de mevzuat yönünden kadın hareketine müsait bir ortam hazırlamıştır. Mecelle’nin aile hükümleri 1917’de Hukuk-ı Aile Kararnamesi ile değiştirilmiştir. Bu değişiklik geleneksel Osmanlı ailesi yerine partinin vatansever milli ailesini koymaya yöneliktir.

Bu dönemde Hakkı Bey tarafından Demet, Nigar Cemal tarafından Kadın Duygusu, Türk Kadın Birliği tarafından çıkarılan ve Nezihe Muhiddin’in imtiyaz sahibi olduğu Kadın Yolu(daha sonra Türk Kadın Yolu), Feriha Kamuran tarafından çıkarılan Kadınlar Alemi, Hacı Cemal, Süleyman Tevfik ve Nigar Hanım tarafından çıkarılan Kadınlık dergileri göze çarpar. Kadınlık dergisi “Kadınlığın varlığını ve memlekette bir mevkii bulunduğunu müdâfaa eder” şiarıyla çıkmaktadır.  Bunlara ek olarak Terakki gazetesine ilave olarak kadınlar için Muhadderat gazetesi 48 sayı çıkarılmıştır. Burada kadınlardan gelen mektuplara yer verilmiştir. Batıdaki kadın hareketlerinden ve kadınların okutulması gerektiğinden bahsedilmiştir. Tek eşli evlilik savunulmuştur. 

Halide Edip, Nezihe Muhittin, Belkıs Şevket, Feriha Kamuran, Sabiha Zekeriya ve Şukufe Nihal gibi dönemin kadın yazarları tarafından kadın hareketinin fikri altyapısı mecmualarda hazırlanmıştır. Şukufe Nihal’in Kadınlık dergisinin ilk sayısında 21 Mart 1914 tarihinde yazdığı şu cümleler bu hareketin içeriğine dair fikir vermektedir:  “Ey genç kadın! Acılarla dolu boşluklarda inleyen şu sayıklamalara cevap ver. Bak, zavallılar annesiz, rehbersiz bu korkulu dünyaya daldılar. Zavallıydın, rehbersizdin, fakat artık konumunu öğrendin. Bu milleti bu yıkılmış, yorulmuş milleti ninelerinin o perişan uykusuna dalmadan sen kurtaracaksın”

Literatürde Osmanlı feminizmi olarak da bilinen kadın hareketi İttihat ve Terakki Kadınlar Şubesi, Kadınlan Esirgeme Derneği, Teali Nisvan Cemiyeti, Osmanlı Kadınlan Terakkiperver Cemiyeti, Osmanlı Cemiyet-i Nisaiyye gibi derneklerle uygulamaya geçmeye de çalışmıştır. Hukuk-ı Nisvan Cemiyet gibi İslam Kadınlarını Çalıştırma Cemiyeti de ekonomik koşullara odaklamış ve kadınlar vasıtasıyla topluma da çare bulacaklarını öne sürmüşlerdir. “iş bu cemiyetin maksadı, kadınlara iş bulup kendilerini namuskarane temin-i maişete alıştırarak himaye etmektir”  şeklinde amaçlarını belli etmektedirler. Çalışmak isteyen kadınlara iş bulmayı hedefleyen cemiyete bir buçuk ayda on dört bin kadın başvurmuştur.

Kadın hareketi İkinci meşrutiyet döneminde kadın haklarını erkekler ile denk hale getirmek ve ekonomik edimler elde etmek isteyen müellifler ve cemiyetlerin etkinliği çerçevesinde gerçekleşmektedir. Nitekim 1913-14 yıllarında Bedrii Osman Hanım muallim olmayan ilk memur idi. Bu dönemde ilk defa tiyatro ve fabrika işçiliği gibi görevlerde de kadınlar görülmeye başlanmıştır. Hatta Birinci Ordu içinde Kadın İşçi Taburu olarak geri hizmet askeri vazifesine bile alınmışlardır.

İkinci Meşrutiyet batılı literatüre aşina olan kadınları demokratik prensiplerle harekete geçirmiş, laiklik ve özgürlük kavramlarının yaygınlaşmasıyla da uygulamaya sevk etmiştir. Kadınlar toplum hayatında saygın bir konuma sahipse de resmiyyette ve ekonomik özgürlükte erkekten geri kalmaktaydı. Türk tarihinin her döneminde kültürün ve toplumsal yaşamın bir parçası olan kadınlar bu dönemde batılı kadınlar gibi mevzuat ve ekonomi güvencelerine sahip olmak istemiştir.

Kaynaklar

Ümüt Akagündüz, II. Meşrutiyet döneminde kadın hareketi ve şukufe nihal’in bugünün genç kadınına adlı yazısı, Fe Dergi 8, no. 1 (2016), 111-117.
Nilüfer Özcan Demir, II. Meşrutiyet Dönemi Osmanlı Feminizmi, Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dergisi Cilt: /6/ Sayı: 2 / ss. 107-1/5

Ayrıca Bakınız

https://turk.cafe/womens-movement-in-the-ottoman-empire/ adresinden makine yardımı ile çevrilmiştir.

Comments

No comments yet. Why don’t you start the discussion?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir